İBB Lideri ve millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, yağmura Karşın Anıt Meydanı’nı dolduran Amasyalılara konuştu. Ülkeyi yöneten aklın 4 yıldır kendisiyle uğraştığına dikkat çeken İmamoğlu, “Siz anladınız kimin uğraştığını. Bana arkadaşlar diyor ki, illa ismini söyle. millet anlıyor kimin uğraştığını canım. ‘Efendim, dört yıldır İBB’de çivi çakılmamış.’ Bir insanın, Allah, gönül gözünü Fakat eylemesin. O denli olunca, hiçbir şey görmüyor bunlar. Koca yapıtları göster, -mesela 10 Tane metro- onlar başaramamış, becerememiş, biz yapmışız, onları göster; görmezler.
Ben diyorum ki, ‘Allah aşkına, bu lafları bana yetiştireceğine, hala masanda duran, seçime bir ay kaldı, bir ay sonra zati gidiyorsun, giderayak bir imza at. Neyin imzasını at? 300 otobüs alacağız; onun onayının imzasını at. Metroya kredi onayı alacağız; onun imzasını at. Bir olacak mıyız? Birlikte olacak mıyız? Birliğin gücünün yanında olacak mıyız? Milletin İttifakı’nın yanında olacak mıyız? Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacak mıyız? İyi olsun. Her şey Fazla hoş olacak” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri ve millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Amasya’da vatandaşlarla bir ortaya geldi. CHP genel reis Yardımcısı Seyit Torun, millet İttifakı’nın Amasya Milletvekili adayları, Altılı Masa’nın Amasya Vilayet liderleri ve belediye liderlerinin eşlik ettiği İmamoğlu, Anıt Meydanı’nda düzenlenen “Halk Buluşması”nda konuştu. İmamoğlu, yağmura Karşın alanı dolduran vatandaşlara özetle şunları söyledi:
“UMUTLA, GELECEĞE BAKACAĞIZ”
“Bolluk ve rahmetle, milletimizle birlikte ıslanacağız. Gözyaşıyla değil, ümitsizlikle değil; umutla, umutla, umutla, rahmetle, bollukla, birbirini severek, coşarak, ayakta, yağmurla da tatlı tatlı ıslanacağız. Güneş açacak. Ona bakın. Umutla, geleceğe bakacağız. Hoş kızların gözlerinden bakacağız. Güzel delikanlıların gözlerinden bakacağız. Memleketimin her insanını kalbinden geçen, en hoş hislerin Mevcut olacağı bir bahar geliyor. Ve milletçe başaracağız. Amasya, Öbür bir hissin kenti. Burası; Cumhuriyet’in, Atatürk’ün adım adım attığı Cumhuriyet izinin kenti. Amasya, ‘Bu milletin istiklalini kurtaracak olan, milletin azmi ve kararlılığıdır’ kelamının çıktığı yer. Amasya, Ceddimizin coştuğu yer. Bu seyahat, Amasya’dan Sivas’a, Sivas’tan Erzurum’a, tekrar Sivas’a… Daha sonra kongreler biter, Hacıbektaş’a uğrar. Milleti ismine dertleşir kadim topraklarla. Ve Atatürk Ankara’ya varır, bir Laf söyler: ‘Egemenlik kayıtsız kuralsız milletindir.’ Ve benim Fazla sevdiğim o hoş şiirin bir kelamı, bir mısrası; 86 milyon insanımızın özgürlüğüyle ilgili, kararlılığını Anlatım eden, ‘Hangi Meczup bana zincir vuracakmış, şaşarım.’ İşte biz, demokrasi aşığı bir milletiz. Özgürlüğünden Ödün vermez bir milletiz. Bizi kimse zapt edemez, bastıramaz, alıkoyamaz, gasp edemez. Tahminen bu teşebbüsü yapar, lakin asla buna fırsat vermeyiz.”
“ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ İÇİN BURADAYIZ”
“Çocuklarımızın geleceği için buradayız. Çocuklarımızın geleceği için toplandık. Gençlerimizin umudu için buradayız, yüzü gülsün diye buradayız. Bayanların toplumdaki yeri güçlensin diye buradayız. Bayana şiddete karşı olduğumuz için buradayız. Bayanın emeğini, hak ettiğini elde etmesi için buradayız. Erkekler, beyefendiler; onurludur, gururludur. Çalıştığının karşılığını almak ister, işsiz kalmak istemez. Cebinde beş kuruş olmadan, hiç kimse yaşayamaz. Millet, fakirlikle yüzleşiyor. Bugün ülkemizin 5 Yıl öncesine dönük bir Oran yaptığımızda, yarı yarıya yoksullaştık. Benim hoş annelerim Mevcut burada. çok hoş hanımefendiler, genç hanımefendiler var. Sormak istiyorum: Sevgili hanımefendiler, bayram geliyor. Bayramda gönlünüze nazaran bayramlık alışverişi yapabilecek misiniz? Sizler meskeninizde konuğu ağırlarsınız. Günler yaparsınız. O günlerde komşularınız ağırlarsınız. Varlıklı sofralar hazırlamak, bizim milletimizin geleneğinde vardır. O sofraları kurabiliyor musunuz hanımefendiler? Kıyma olmuş 300 lira. Et alabiliyor musunuz? Sevgili gençler; halanız, dayınız, tanıdığınız, ahbabınız, çavuşunuz olmadan, o partiye Üye olmadan işe girebilir misiniz? Hayır. İşte biz, o emek, hak, hukuk zincirini tekrar Tamir edeceğiz ve şunu kuracağız: ‘Ben çalışırsam, olur’. ‘Ben istersem, olur’. Bu ülkede, bu milletin ürettiği hangi değer varsa, 86 milyon insanımızla paylaşılacak bir periyodu başlatacağız.”
“NEDEN KURTULACAĞIZ?”
“Neden kurtulacağız? ‘Ben ne dersem o olur’dan kurtulacağız. ‘Ben ne dersem onu yapacaksınız’dan kurtulacağız. Hayatı boyunca, ‘Ben, ben, ben, ben, ben’ diyenden kurtulacağız. ‘Biz’ demeye geliyoruz, biz. Bir arada yönetmeye geliyoruz. Onun için Altılı Masa değerli. Onun için millet İttifakı, vazgeçilmez yolculuğumuzdur. Bu periyot, bu seçim Öbür bir seçim. Amasız, fakatsız, onun sapı, bunun çöpü demeden, bu süreçte bölünmeyeceğiz. Biz, bu Vakit diliminde birleşeceğiz. Birliğin gücünü göstereceğiz. Birlikte kazanacağız, birlikte. Ben, bu Bir arada kazanmayı yeterli biliyorum. İstanbul’da, millet İttifakı’yla kazanmanın ne olduğunu yeterli biliyorum. Sayın Kılıçdaroğlu’yla, Sayın Meral Akşener’in Yan yana nasıl bir Güç yarattığını biliyorum. İstanbul’u, Alışılmış ki yalnızca iki partiyle değil, Aka bir konsensüsle kazandık. Aslında millet İttifakı’nın temeliyle kazandık. Onun için kazanmayı biliriz be. Biliriz kazanmayı. Kazananlar kulübü değişti. Evvelden bir avuç insandı. Artık millet kazanıyor, millet. Milletin periyodu başlıyor, bir avuç insanın periyodu bitti, bitiyor, bitecek. Biz kazanacağız, Birlikte kazanacağız.”
“MEMLEKETİMİN 86 MİLYON İNSANI Mesut OLACAK”
“İstanbul’da 4 yıldır misyon yapıyor. 4 yıldır millete ilişkin parayı ahlaklı kullanıyoruz. Hesap veremeyeceğimiz hiçbir şey yok. Alnımız ak. Milletin huzuruna çıkıyoruz, kimseyi birbirinden ayırmıyoruz. Bir kentin yöneticileri, halk yöneticileri. Ben de halk yöneticisiyim. Biricik farkım, beni millet seçti. Örneğin, valiyi devlet atadı. Devlet, Şayet sen CHP’liysen, bir bürokratını senin açılışına bile yollayamıyor. Bırakın açılışı; Örneğin sarsıntısı konuşacağız, bilimi konuşacağız… Senin toplantına onu bile yollayamıyor. Bu türlü bir nizam. Ben ne yapıyorum? 39 ilçeye eşit hizmet yapıyorum. 39 ilçeye gidiyorum. Hangi partiden seçilmiş, Değerli değil. Benim için millettin seçtiği, en Kıymetli şey. Belediye liderini Davet ediyorum, konuşuyoruz, dertleşiyoruz. Projeleri, onların isteğine nazaran yapıyoruz. Şu anki akıl ne yapıyor biliyor musunuz? Şöyle ortadan burayı bölüyor. Diyor ki, ‘Benden olanlar, benden olmayanlar.’ İlah aşkına, bu milletin ötekisi, berikisi olur mu? Bir de bunlarda bir Aygıt var, senin gözlerine bakıyor, diyor ki, -haşa Ramazan ayındayız, Ramazan’ınız kutsal olsun- ‘Sen inançlısın, sen değilsin.’ Benim Yaradan’la arama İlah aşkına kim girebilir? Bu akıl, o akıl. Biz ise, o denli değil. İnancı ne olursa olsun, ona kurban olurum. O, insan. Benim 16 milyon beşerim Mesut olacak. Bakmayız kim olduğuna. Benim memleketimin 86 milyon insanı Mesut olacak.”
“BU AKIL, 4 YILDIR BENİMLE UĞRAŞIYOR; MİLLET ANLIYOR KİMİN UĞRAŞTIĞINI”
“Bir de bu akıl, Öbür bir şey daha yapıyor: Dört yıldır benimle uğraşıyor. Siz anladınız kimin uğraştığını. Bana arkadaşlar diyor ki, illa ismini söyle. millet anlıyor kimin uğraştığını canım. ‘Efendim, dört yıldır İBB’de çivi çakılmamış.’ Bir insanın, Allah, gönül gözünü Ancak eylemesin. O denli olunca, hiçbir şey görmüyor bunlar. Koca yapıtları göster, -mesela 10 Tane metro, onlar başaramamış, becerememiş, biz yapmışız- onları göster; görmezler. Onun için bunların gönül gözleri de körleşmiş. lakin olsun, onları da güzelleştireceğiz, göreceksiniz. Ben diyorum ki, ‘Allah aşkına, bu lafları bana yetiştireceğine, hala masanda duran, seçime bir ay kaldı, bir ay sonra aslında gidiyorsun, giderayak bir imza at. Neyin imzasını at? 300 otobüs alacağız, onun onayının imzasını at. Metroya kredi onayı alacağız; onun imzasını at. İmzayı atmaktan bile Geri duran beşerler bunlar. Ben artık bir kente gidiyorum. O kentin belediye liderini ararım. Hiç partisine bakmam.”
AMASYA BELEDİYESİ’NE “EMRE CAN BAĞA” TEŞEKKÜRÜ
“Bizim burada genç bir evladımız öldü. İlah rahmet etsin. Amasya Gençlik Kolları Liderimiz Emre Can Bağa. Ona rahmet diliyorum. Ruhu, yeri cennet olsun. Kardeşimizin ailesine sabır diliyorum. Bizim arkadaşlar, kardeşlerim, düşünmüşler; onun ismine park yapacağız. Bizden istediler. Biz de teknik ve ekipman takviyemizi sunduk ve yolladık buraya. Buradaki belediye de kabul etti. Ben Belediye Başkanı’na teşekkür ediyorum. Bu kadar kolay. ‘Amasya Belediyesi şu parti, Tokat Belediyesi bu parti, İstanbul Belediyesi o parti. Siyaset yapılır. ancak Siyaset nedir biliyor musunuz? Parti nedir biliyor musunuz? Millete hizmet için araçtır, Gaye olamaz. Gaye millete hizmet etmektir. Milleti Mesut etmektir. Bunlardaki akıl, partiyi Mesut etmek. Hatta partiyi bile değil, bakın bir avuç insanı Mesut etmek, bir avuç. Bu periyottan kurtulacağız. Bu periyodun esiri olmayacağız. Biz, partizanlığı da İstanbul’dan söküp attık, artık de devletimizin Tüm kurumlarından söküp atacağız.”
“14 MAYIS’TA, MİLLET AYAĞA KALKACAK”
“14 Mayıs’ta, millet ayağa kalkacak. Ahlaklı ve faziletli bir siyasi Devre başlayacak ve biz o Lahza itibariyle, apayrı bir geleceğe yelken açacağız. O geleceğe, daima Bir arada yürüyeceğiz. Öbür bir seçim bu 14 Mayıs. İkna edin, misyon alın. Sandıkta misyon alın, oy kullanın. Sandıkta oy kullanma rekoru yaşayacak Türkiye. Bu seçim, milletimizin yüzyılının seçimi, 21. yüzyılın seçimi. Cumhuriyet’imizin 10. Yıl seçimi. Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılının seçimi. Onun için Fazla kıymetli, onun için biz yöneticilerin sorumluluğu Fazla büyük. ancak inanın, sizlerin de sorumluluğu büyük. O hoş evladım için Fazla çalışacağım. Her meskendeki bebek için çalışacağım. Her meskendeki çocuk için çalışacağım. Daima Birlikte çalışacağız. 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kılıçdaroğlu liderliğinde çalışacağız.”
“EN çok GEZEN KİMMİŞ BİLİYOR MUSUNUZ? NE TESADÜF; O DA OYMUŞ!”
“Ben, İstanbul Belediye Lideriyim. Efendim diyorlar ki, ‘Ekrem İmamoğlu İstanbul’u bıraktı, kentleri geziyor.’ Şunu söyleyeyim: İstanbul Büyükşehir Belediye liderleri tarihinde, en az Vilayet dışına çıkan Belediye Lideriyim. Kayıtlı bu. En Fazla gezen kimmiş biliyor musunuz? Ne tesadüf. O da oymuş. En Fazla gezen, vallahi oymuş. Artık bana da ‘Efendim Fazla geziyor’ diyorlar. Ben gezmiyorum, milletimizle dertleşiyorum. Önümüzde seçim Aka seçim. O benim gezmemden şikayetçi. Niçin biliyor musunuz? Ne dedi? ‘İstanbul’u alan, Türkiye’yi alır’ dedi. Ne dedi? ‘İstanbul’u kaybeden, Türkiye’yi kaybeder’ dedi. Seni gidi seni. Ben gitmeyeceğim! Gideceğim doğal. Amasya’ya da gideceğim. Tokat’a da gideceğim. Yarın da Çanakkale’deyim. ancak ondan sonra, her hafta 7-8 Tane İstanbul’da açılış yapacağım. Ben çalışıyorum. Hem de kiminle biliyor musun? Damadımla, kızımla, oğlumla, değil, eşimle dostumla değil; milletin evlatlarıyla çalışıyorum. Milletin liyakatlı evlatlarıyla çalışıyorum. Ardımda gözüm yok. fakat benim ardımda, İstanbul’da liyakatli beşerler var. Benim ardımda 16 milyon İstanbullu var. Ben artık bu zenginliği görünce diyorum ki; ‘Millet İttifakı’nın da gerisinde, ben de hissediyorum, benim de gerimde artık 86 milyon var. Bilhassa gençler var. Kafi ki, zenginliğimizi paylaşmayı bilelim. ‘Ben Güçlü olacağım’ dersen olmaz. 86 milyon insanımızı Güçlü etmeye geliyoruz.”
“KILIÇDAROĞLU’NU CUMHURBAŞKANI YAPACAK MIYIZ? İYİ OLSUN”
“İşi gücü ‘Ben’ diyen akla, 14 Mayıs’ta güle güle dememiz için, birliğin gücüne inanacağız. Asla bölünmeyeceğiz. Bölünmek yok. Yok efendim, birinci cinste kazanılmazmış, kazanılırmış, ikinci turmuş… O denli bir şey yok. Acelemiz var. Bir gün bile kaybedemeyiz. Ben, 14 Mayıs’ta seçimi kazanmak istiyorum. Memleketim ismine istiyorum, milletim ismine istiyorum. Onun için birliğin gücüne inanacağız. Biz, sizden oy istiyoruz. Aklı bir Lahza için kızmış olabilir. Fikri değişmiş olabilir; kızma. Kızgınlıkların olabilir; yapma. Seni kucaklayacak Ekrem abin burada. Seni kucaklayacak Fazla insan var. Kızma, yapma. Sizi biz yanımızda istiyoruz. 15 Mayıs’tan sonra Yeniden konuşur, dertleşiriz, eksiklerimizi görürüz, sorunlarımızı çözeriz. ancak bu seçimde oyunuzu bölmeyeceksiniz. Herkesten bunu istiyoruz. Acelemiz var. Ben, 15 Mayıs sabahı, gücü bol, yemyeşil, güneşi bol memleketime uyanmak istiyorum. Ve bunlara ‘güle güle’ demek istiyorum. ‘Hadi milletimizle çalışıp, başaralım’ demek istiyorum. Yapacak mıyız? Bir olacak mıyız? Birlikte olacak mıyız? Birliğin gücünün yanında olacak mıyız? Milletin İttifakı’nın yanında olacak mıyız? Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacak mıyız? Güzel olsun. Her şey Fazla hoş olacak.”
TORUN: “BİZİ FAKİRLEŞTİREN BU İKTİDARI 14 MAYIS’TA GÖNDERECEĞİZ”
CHP genel reis Yardımcısı Seyit Torun da konuşmasında, “İnşallah 14 Mayıs’ta da Amasya’mızda bir hoşluğu paylaşacağız ve millet İttifakı’nı vazifeye getirip, 13. Cumhurbaşkanı olarak da Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacağız. Sevgili hemşehrilerim, Fazla çektik çok. Bunlar Mevcut ya bunlar; iktidarları boyunca, maalesef bizi yok saydılar. Amasya’mızın her tarafı bereketli topraklarla dolu. Ne ekersen ek, ziyadesiyle verir. fakat bunlar, çiftçiyi yok saydılar, üreticiyi yok saydılar. Ne yaptılar biliyor musunuz? Afrika’dan arazi kiraladılar, orada tarım yapmaya kalktılar. Yuhalamayacağız, onları göndereceğiz, hiç merak etmeyin. Artık bizi eti de otu da ithal eder hale getirdiler. meğer bizim bereketli topraklarımız var. lakin bunlar, rant gözlerine o denli bürümüş ki, maalesef yalnızca rantı düşünüyorlar. ancak vatandaşımızı düşünmüyorlar. Bunları, daima Birlikte göndereceğiz. 14 Mayıs’ta, onlara sandıkta karşılığını vereceğiz. Üreticiyi ‘yok’ kabul eden, fakiri Yoksul yapan, gençlerimizi dışarı gitmek zorunda bırakan ve bizi fakirleştiren bu iktidarı 14 Mayıs’ta göndereceğiz. Artık gençlerimiz umutla bu ülkeye dönecek. Üreticimiz kazanacak, çiftçimiz kazanacak, halkımız kazanacak” sözlerini kullandı.
İmamoğlu, Amasyalıların ağır ilgisi altında kentten ayrıldı.
Kaynak: (BYZHA) ak Haber Ajansı
Yorum Yok